Kul Tanrı’ya kırk makamda erer, ulaşır, dost olur...
Kul Tanrı’ya kırk makamda erer, ulaşır, dost olur...
Tanrı kavramının bilimsel olarak ebedi ilke, veya insanlığın, yaşamın ve doğanın bir bütün olarak tüm varlıkların en yüce doruk noktasıdır.
Allah, her canlıya kendini yönetebilecek, yaşam mücadelesini sürdürebilecek yetenekler vermiştir. Bu yeteneklerin en üstünü, akıldır. Canlı varlıkların içinde insanoğlu, aklını kullanarak kendini en güzel şekilde ifade eden varlıktır.
Insanoğlu kendi aklı sayesinde kendini bulmak, nefsini bilmek, yaradanı özünde bulmak, benliğini yaradanın benliğinde yok etmek yetisine sahip olmayı başarmıştır.
Diğer bir deyimle insanoğlu, yaradanın zahir ve batın ilim sırına vararak Kamil Insan mertebesine ulaşmayı başarmıştır.
Bu konuda Pir Hünkar; „Kul Tanrı’ya kırk makamda erer, ulaşır, dost olur“ buyurmuştur.
Pir Hünkar’ın sözünün manası; Zahiri dünyada kendini bulmak, ikrar vermek, nefsini bilmek, Hakk’ı özünde bulmak ve Kamil-i Insan olmaktır yani Hakk’ın ilim mertebesine erişmektir.
Dolayısıyla Kamil-i Insan, Dört Kapı Kırk Makamdan geçerek Hakk’a ulaşır. Bu aşamalarda geçmenin amacı çerağ gibi durması, fitil gibi yanması, yağ gibi erimesi ve mum gibi ışık saçması gerekir.
Aydınlanma ve Kamil Insan olma yolu, Dört Kapı Kırk Makam mana yorumları…
Şeriat kapısında; Benimki benim, seninki senindir.
Kendini bulan, ne aradığının bilincine varan bir kişi, şeriatı yavaş yavaş aşarken kendisini tarikat makamına doğru ilerlemiş olarak bulur.
Buyruğa göre şeriat kapısı: Gemidir, bilmektir, kulluk etmektir, ilimdir, tendir, kapıdır, mumdur.
Tarikat kapısında; Seninki senin, benimki de senindir.
Içe kapanma kapısıdırda. insanoğlu, bu mertebe de pirinin yardımıyla hayatın ve eşyanın zahiri yüzünü bırakarak batini yüzüne yönelmesidir. Bu yüzdendir ki, Mürşid ve Pir de yolun esaslarına uymalıdırlar.
Buyruğa göre tarikat kapısı; Denizdir, kendi özünü bilmektir, öğrenmektir, eşiktir, fitildir, ete kemiğe bürünmektir.
Marifet kapısında; Ne benimki benimdir, nede seninki senindir.
Hakk’ı kendi özünde bulmaktır. Bu mertebeye ulaşmış bir insanoğlu, neye yönelirse o alanda başarı elde eder. Eğer zahiri ilimlere verirse kendini öğrenme aşkıyla bir alim olabir ve eğer kendini batıni ilme verip, erdemlik yolunda ilerlerse Mürşid-i Kamil olup insanları irşad edebilir.
Buyruğa göre marifet kapısı: Dalgıçtır, sözün anlamını bilmektir, kendini eğitmektir, dindir, kandır, sövedir, yağdır….
Hakikat kapısında; Ne sen varsın, ne ben. Bir tek Allah vardır ve bütün mevcut varlıklar O’nundur.
Alevi inancına göre Sırr-ı Hakikat kapısı, manevi anlamda ölmeden evvel ölme halidir. Ölmeden evvel ölmenin manası tüm nefsani emmarelerden, kötülüklerden, dünyevi zevklerden arınıp pak olmaktır.
Buyruğa göre Hakikat kapısı: Insanoğlunun çerağ gibi durması, fitil gibi yanması, yağ gibi erimesi ve mum gibi ışık saçması gerekir.
Bu bağlamda erdemliğe, olgunluğa erişip gönül gözüyle Hakk’ı özünde gören, Hakk’ın ilim sırlarıyla bütünleşen bir ulu zat, Hakk’ın mertebesine erişmiş ve O’nunla dost olmuştur.
Aşk ile, Hakki le Hakk olmuş Erenlerin demine Huu…
Ehli Beyt yazarı ve Seyyid Seyfeddin Ocağı evlatlarından,
=Seyyid Hakkı=
Seyyid Hakkı, Sosyal Medya Takip Hesaplarımız…
YouTube, ilim kanalımız: https://www.youtube.com/user/YediDeryaSohbeti62
YouTube, Hakk Dergahı TV : https://www.youtube.com/channel/UCiYFRPz6s8F4dBXue1V8zVg
Facebook, Alevi Hizmet Dergahı grubumuz: https://www.facebook.com/groups/244039227002241/
Fcebook, Ehlibeyt Ilim Mektebi sayfamız; https://www.facebook.com/Ehlibeyt-%C4%B0lim-Mektebi-194839911064876
WEB sayfamız, Alevilikte Inanç; https://www.alevilikte-inanc.de/
Facebook özel sayfamız; https://www.facebook.com/SeyyidHakkiAL