Hz.Muhammedin elini Hz.Ali'ye vermesi
Hz.Muhammed´in elini Hz.Ali´ye vermesi
Orda, Hz.Resulullah dücihanda düzettiler ki, hakkın emir böyle idi. Hz.Resul, minbere çıktı ve Hz.Şahı Merdan´ın sağ elini tutu. Hutbe okudu. Hutbeden sonar, bu ayeti okudu.
(Fetih Süresi-10) Türkçesi:
Türkçesi; “Allahım! Ali´yi seveni sen de sev. Düşman olana düşman ol. O´na yardım edene sende yardım et. O´nu hor göreni sende hor gör. O´nun yardımcılarına (Şiasına) yardım et. Insan ve cinlerden olan düşmanlarını helak et..“ bizi Ehl-i Beyt´in şefaatine eriştir. Onların zümresinden ve Seyyid-ül evvelin olan Muhammed Mustafa´nın devletinde daim eyle, kıyamete kadar onların yolundan ayırma. Sen, esigeyen, bağışlayan, rahmetinle bizleri yargıla. (M.Y.) deyip Hz.Resul cemaatiyle kalktılar. Resulullah o zaman meyan bendin seccade üstünden getirdi anlattı ki: bu benim meyan bendimdir ki: Cebrail ve Hz.Ali, miraç gecesinde, benim belim ey cemaat ki kaldılar, ta onyedi kimseye Selman-ı Faris´i Şahı Merdan´ın icazetiyle kemerlerini bağladı. Heft deh kemerbest onlardı.
Ve orda, on bağ hurma getirdiler ve Şahı Velayet´in taliplerine kısmet etti. Ve bundan sonar, bir ihlas ve dört itikat ile ikrar ettiler ki, pir ve halife mutlak Şahı Velayeto taamdan imam Hasan ve imam Hüseyin´e ve Fatıma-tüz zöhre için kısmet getirdi. Selman Farisi´yle tapşırdı. Ta ki Selman Farisi onu Medine´ye getirdi. Ve onun helvacılığın verdiler idi. Lokma getirmek ve muhabbet için sufilere ordan kaldı. Bu arada halife Muhammed´dir ve pir Ali´dir. O zaman istediler ki, her tarafa bir halife getireler, göndereler. Evvel Selman Farisi´yi Irak´a gönderdiler. Irak, Arap ve Acemden ibarettir. Şehri şirazdır.
Imam Cafer-i Sadık BUYRUĞU
Hazırlayan: Adil Ali Atalay, Can yayınlar, 5.Baskı
Ekleyen: =Seyyid Hakkı=