Kadir gecesi’nin, kutsallığı ve önemi...
Kadir gecesi ve kutsallığı nedir?
Kadir hikmet, kudret manalarına gelmektedir. Bu ilahi kudret, bu ilahi aydınlanma herkese mahsus bir durum değildir, sadece Hz.Muhammed Mustafa’ya mahsus bir durumdur.
Diğer bir deyimle Hz.Muhammed Mustafa’nın akıl boyutunda kendini aşması ve doruk noktaya ulaşmasıdır. Akıl boyutunda, doruk noktaya ulaşması ve sır perdesinin ortadan kalkarak gönül gözünün açılmasıdır.
Dolayısıyla bu durum Hz.Muhammed Mustafa’nın, zahiri alemde Allah’ın elçisi olmasına vesile olmuştur. Bu vesileden ötürü Allah’ın kelamı, vahiy yolunla Hz.Muhammed Mustfa’ya intikal etmiştir.
Bu vahiylik yani Kur’an ayetleri, Ramazan ayında parça parça Hz.Muhammed Mustafa’ya indirilmiştir. Bu ayetler, Ramazan ayının hangi gününde veya ne zaman indirildiği tam manasıyla meçhuldur.
Lakin Hz.Muhammed Mustafa; “Kadir gecesini, Ramazan ayının son on gününde arayın” diye buyurmuştur. Dolayısıyla Kadir gecesi, süreç içerisinde Ramazan ayının 26’yı 27’ye bağlayan gece öne çıkmıştır.
Yanlış anlaşılmasın Kur’an, sadece ramazan ayında inmemiştir inmeye başlamıştır. Diğer bir deyimle Kur’an Ayetleri, Hz.Muhammed Mustafa'nın peygamberlik süresi boyunca inmiştir. Vahiylerin inmesi 12 yılı Mekke’de, 10 yılı da Medine döneminde olmak üzere 22 yıl sürmüştür.
Bu süre, Hz.Muhammed Mustafa’nın vahiy alış süresidir. Tabii ki vahiy’inin alış süresi, zaman ve mekana göre değişik olmuştur.
Kadir gecesini kutsal kılan, Kur’an-dır yani Allah’ın kelamıdır; Gecenin kendi kutsallığından değildir.
Bilindiği gibi sevaplar veya fidyeler, yapılan iyilikler kadar mükafatlandırılır. Diğer bir deyimle iyi niyet ve samimiyete bağlıdır.
Bir gecenin diğer bir geceden daha kutsal olması akıl ve mantıkla bağdaşmıyor. Örneklersek herhangi bir kişi diğer aylarda her türlü kötü ve haksızlıklar yapacak diğer bir deyimle suç işleyecek; Insanlara-canlı mahlukatlara akıl almaz zülümler, katliamlar yapacak, halden hale sokacak, kul hakkı yiyecek ve bütün bu suçlar bir gecede bir dua etmekle, bir salavat getirmekle, bir türbe ziyaretiyle bağışlanacak veya af edilecek olması Allah’ın adaleti ile bağdaşmıyor.
Bu durumu, akıl ve mantığa, nasıl anlatacaksınız? Bu adalet şekli, Allah’ın adaleti ile bağdaşır mı? Tabii ki bağdaşmaz. Bu gibi akıl dışı uydurmalar, Emevi saltanatları tarafından kitabına uydurulmuş ifadelerdir. Çünkü Canab-ı Hakk “Bana kul hakkı ile gelmeyin, kul hakkı hariç diğer günahlarınızı bağışlarım” buyurmuştur.
Başkasının Kadir gecesini, kendine mal etmek o kadar kolay mıdır?
Sonuç itibariyle Kadir gecesinde inen Hakk kelamı, Hz.Muhammed Mustafa’ya inmiştir. Bu gece herkesin değil, yanlızca Hz.Muhammed Mustafa’nın kendi kadir gecesidir. Çünkü Kadir demek hikmet, kudret demektir. Bu ilahi kudret, bu ilahi aydınlanma herkese mahsus bir durum değildir, sadece Hz.Muhammed Mustafa’ya mahsus bir durumdur. Bu ilahi aydınlanma, ilahi hikmet sadece Hz.Muhammed Mustafa’ya bağışlanmıştır. Dolayısıyla herkes, kendi Kadir gecesini aramalı ve bulmalıdır...
Ehli Beyt yazarı ve Seyyid Seyfeddin Ocağı evlatlarından,
=Seyyid Hakkı=
Alevi inanç yolunda, hizmet sayfalarımız...
YouTube, ilim kanalımız: https://www.youtube.com/user/YediDeryaSohbeti62
Facebook, Alevi Hizmet Dergahı grubumuz: https://www.facebook.com/groups/244039227002241/
Fcebook, Alevi Ilim Dergahı sayfamız; https://www.facebook.com/Seyyid-Seyfeddin-Oca%C4%9F%C4%B1-sayfas%C4%B1-194839911064876/
WEB sayfamız, Alevilikte Inanç; https://www.alevilikte-inanc.de/
Facebook özel sayfamız; https://www.facebook.com/seyyidhakkiii